Başı açtırmak mı kapattırmak mı Laikliğe aykırı ?

Başı açtırmak mı kapattırmak mı Laikliğe aykırı ?

Yıl 2010 aylardan Ekim gündem de yine bildik bir konu var başörtüsü yasağı. Maalesef Türkiye'de yıllardır değişmeyen konulardan bir tanesi başörtüsü yasağı. Hani bazı insanlar memleketlerinden ayrıldıktan 20-30 sene sonra geldiklerinde memleketlerini tanıyamadıklarından çok değişmiş olduğundan bahsedeler. Öyle ya o zamanlar memleketlerinde bu kadar çok katlı bina yoktu, telefon yaygın değildi cep telefonu hiç yoktu, yollar genelde patika ve bakımsızdı, okuma yazma oranı bu kadar yüksek değildi, Türkiye uzaya (başkaları yapmış olsa da) uydu göndermemişti vb. Haliyle insanın acaba burası benim memleketim diye şüphe duyması normaldir. Bu durumda olan insanlar başörtüsü sorununun hala bıraktıkları gibi devam ettiğini görünce memleketlerine gelmiş olduklarından emin olabilirler.

Memlekette birileri çıkıyor başörtüsü siyasi simgedir diyor. İyi ama hangi siyasi partinin simgesi (!) Diğer partileri bir tarafa bırakalım. Bu ülkede kendini Cumhuriyetin ve Laikliğin en temel ve yegane koruyucusu olarak tanıtan parti bile çarşaflı kadınları partisine hem de törenle üye yapmadı mı? Aynı partinin genel başkanı bu sorunu biz çözeceğiz demedi mi? Laikliğin yegane koruyucusu parti bile başını siyasi nedenlerle değil (ki böyle bir nedenin geçmişte vardıysa bile bugün olmadığına inanıyorum) kendi tercihi nedeniyle kapatmak isteyen bayanların bir sorunu olduğu kabul etmiş ve bunu çözeceğini ilan ediyorsa Allah aşkına bu hangi partinin siyasi sembolüdür?

Siyasi sembol tutmadı o zaman Laiklik'den gidelim. Çünkü başını örtenlere karşı olanların olmazsa olmaz tezlerinden birisi başörtüsü serbestliğinin Laikliğe aykırı olduğu yönünde. Laiklik neyi ifade ediyor; toplum hayatı ile ilgili kurallar dini kurallara dayandırılamaz. Buradan hareketle şimdi şöyle bir uygulama ortaya çıksa ve dense ki "bundan sonra üniversitelere başı açık girmek yasaktır her bayan öğrenci başını kapatarak üniversiteye girmek zorundadır" o zaman bunun baştaki Laiklik tanımına aykırı olduğu söylenebilir. Ama buradaki konu mevcut olan (ya da olmayan) yasağın kaldırılarak dileyen öğrencilerin başını örterek de derse girmelerinin serbest bırakılmasıdır. Kimse burada şu dinin şu mezhebine göre bayanların başlarını örtmeleri gerekmektedir onun için herkes böyle yapacaktır diye bir şey söylediği de ima ettiği de yoktur. Dolayısıyla Laiklikle ilgili bir sorun olduğunu düşünmüyorum.

Siyasi partilerin samimane olarak  konuyu çözmelerinin gerekliliği ortadadır. Hangi parti olursa olsun çözüm noktasında samimi olması gerekmektedir. Özellikle ana muhalefet partisinin burada sergileyeceği tutum çok önemlidir. Doktorun önüne yaralı bir hasta getirildiğinde doktor tedaviye bir yerden başlamak durumundadır. Önce kanamalı yerlerin kanamasını durdurmaya çalışan doktora bir başkasının hayır doktor bey kanamayı durdurma bu hastanın nabzı da düşük, kırıkları da var, travma da geçiriyor diyebilir mi? Diyemez. Çünkü doktor tedaviye bir yerden başlamak durumundadır ve yaptığı bir tedavi diğer bölgeleri tedavi etmeyeceği anlamı taşımamaktadır. Dolayısıyla konu üniversitelerdeki başörtüsü sorununun çözümü iken yok efendim dokunulmazlıklar sorunu da var, YÖK sorunu da var gibi başka konuları öne sürüp asıl üzerinde konuşulan konuyu çözümsüzlüğe itmek samimilik değildir.

Başörtüsü konusunda ülkemizin biran önce çözüm bulması ve bu konunun sürekli ısıtılarak gündeme gelmesinin önüne geçilmelidir. Bulunacak çözümde içinde yaşadığımız çağa, insan hak ve hürriyetlerine, inanç özgürlüğüne uygun olmalıdır.

 

Samimi günler dilerim

İbrahim ALİN

ibrahimalin@gmail.com

Yorumlar