İNSAN NE YAPARSA KENDİNE YAPAR.

Adamın biri köy köy gezer, bir şeyler toplar ve satarmış. Her gittiği köyde de ‘insan ne yaparsa kendine yapar’ diye sürekli söylenirmiş. Köylüler bu söylediklerine bir anlam veremediklerinden deli diye geçerlermiş…

Yine bir gün köyün birinde dolanırken hızlı hızlı ‘insan ne yaparsa kendine yapar, insan ne yaparsa kendine yapar’ diye söylenirken köyün bir köşesinde ekmek yapan kadınların yanından geçmiş. Kadınlardan birisi öf artık bu adam bıktırdı, yetti demiş ve bir ekmeğin içine zehiri de koyarak pişirip yağlayıp adamın eline vermiş.

Oh be hepimiz kurtulacağız artık demiş.

Eğmeğini alan gariban, ilerde köyün çıkışında bulunan çeşmenin yanında karnımı doyurur suyumu da içer yola devam ederim diye düşünmüş. Sıcak havanın bunaltısıyla ve tozlu yolun yorgunluğuyla devam ederken çeşmenin başında su içen, yorgun düşen bir gence rastlamış.

Genç; hayırdır amca nereden böyle…

Adam;şu karşı ki köyden evlat, sen nereden böyle?

Genç, ‘askerlik bitti köyüme dönüyorum ve çok acıktım su içtim’.

O sırada adam çıkınını açar ve taze ekmeği uzatır gence.

‘Sen benden çok açıkmışsın al’ der ve yoluna devam eder.

Genç sevinçle ekmeği alır ve yiyerek köye girer. Ekmek yapan kadınların yanına geldiğinde yığılır kalır.

Ortalık karışır ve ekmeği adama veren kadın koşar. Çığlıkla gence ‘oğlum! diye sarılır. Ne oldu sana, ne yedin diye sorar? Yolda bir adama rastladığını ve verdiği ekmeği yediğini söyler söylemez kadının kucağına yığılır ve kadın feryadı koparır.

VE;’İnsan ne yaparsa kendine yaparmış ‘der ama iş işten çoktan geçmiştir!

Kıssadan hisse;Demek ki insan ne yaparsa kendisine yaparmış.


Nermin AYDINLI
29.03.2012

Yorumlar